:
Yazilar
Konu Konu: AKYAZI KÖYÜ INCELEMESI (01.07.1969 TARIHL Cevap YazYeni Konu
Yazar
Mesaj << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
selamikaranfil
moderatör
moderatör


Üyelik: 01 Ocak 2005
Durum Online: Offline
Mesaj: 242
Gönderildi: 20 Ocak 2005 - 20:07 | IP Kayıtlı Alıntı selamikaranfil

    AKYAZI KÖYÜ INCELEMESI (01.07.1969 TARIHLI)

    TARIHI: Köyün ismi kuruldugundan beri Akyazi olarak anilir (söylenir). Doksan üç harbi denen 1877-78 Osmanli - Rus harbinde yedi aile Batum’ dan kalkarak bugünkü Kervansaray köyünün bir parçasi olan yere yerlesmisler. Bu yer o zaman bir zat’in çiftligi imis. Hatta bu dün köy meydanindaki tarihi mese agacinin alti, çiftlikteki davar sürüsünün agili imis.
    Bu günkü köyün tarihine ait hiçbir masal ve efsane mevcut degildir. Yalniz, Batum’ dan kalkan aileler; önce Istanbul, Izmit, Adapazari, Mersin, Iskenderun ve Samsun’ u dolastiktan sonra buraya yerlesmisler.

    KÖYÜN KONUTU (Yerlesme Durumu) : Köy toplu olarak kurulmustur. Köye ilk gelen yedi aile Bugünkü cami ile Degirmendere arasindaki yere yerlesmisler. Sonradan köye göç devam etmis. Aileler bölünmüs. Böylece artan nüfus ve aileler yüzünden köy kuzey ve doguya dogru genislemis. O zaman köyün kuzey kenarinda bulunan cami, simdi köyün ortasinda kalmistir. Köye en son gelen Zabitagagil ailesi, köyde yerlesecek yer bulamayinca Degirmendere’ nin güneyindeki yamaca yerlesmisler. Bu yüzdende gürcüce karsigiller anlamina gelen “Gagmigil” diye anilirlar.
    Köyün orta yerinde meydani, çesmesi ve camii vardir. Yukarida bahsettigimiz tarihi mese agaci bu meydandadir. Agacin tepesinde leylek yuvasi ve dört nüfuslu ailesi mevcuttur. Bu meydan, köy kurulmadan önce Kervansaraylarin agili imis.
    Köyde belli bir köy odasi yoktur. Yalniz camii imami için bir ev vardir. Burada imam oturmaktadir.Köy çesmesinin hemen arkasinda küçük bir çamasirlik vardir. Meydanin çevresinde üç tane de bakkal dükkani faaliyetine devam etmektedir. Bu meydan ayni zamanda sohbet ve bulusma yeridir.

    KÖYÜN SINIRLARI : Doguda Zile’nin Kervansaray köyü ile Göçyolu, Sacayak Bogazi ve Algin sirti. Batida Göynücek ilçesinin Baspinar köyü ile Kasimoglu deresi. Kuzeyde Turhal ilçesinin Damudere köyü ile Dikenli Tarla ve Körkovan. Güneyde Zile’nin Tekke köyü ile Aptalpinar ve Çatalçam mevkileridir.

    TABIAT ÇEVRESI : Orta Karadeniz Bölgesinin iç kesimine düser. Amasya’ ya 38, Göynücek’ e 25, Zile’ ye 15, Turhal’ a (Kizilca istasyonundan demiryolu ile) 32 km. dir. Köylerden Kervansaray’ a 6, Tekke’ ye 3, Baspinar’ a 6, Çiviköy’ e 5, Musaköy’ e 4, Damudere’ ye 7 km. dir.
    Köy Amasya ilinin merkez ilçesine baglidir. 1954’ te bir ara Göynücek Ilçesine baglanmis ve sonra tekrar Amasya’ ya baglanmistir.
    Köyün batisinda 4 km2’ lik bir ova mevcut olup etrafi tatli egimli tepelerle çevrilidir. Rakimi yaklasik olarak 1048 metredir. Köyün dogu ve güney kesimleri daglarla çevrili olup yükseklikler 1150 ile 1450 metre arasinda degismektedir. Bu daglar mese agaçlari ile kaplidir. Halk odun ihtiyacini buradan temin eder. Bu daglarin yamaçlarinda ve tabanlarinda bir çok kaynak ve pinarlar vardir. Belli baslilari sunlardir:
    Aptal pinari, Avcigilin pinar, Pinargözü ve Degirmenbasi pinarlari. Köyün içme suyu Sokudibi kaynagindan alinarak 1957 yilinda Devlet su Isleri tarafindan demir borularla köye getirilerek alti çesmeye tevzi edilmistir. Pinargözü denilen büyük kaynak köyün arazisinden çikar. Fakat seviye durumunun uygunsuzlugu yüzünden köye faydasi olmaz. Ancak komsu köyler faydalanirlar. Köyün arazisi Degirmendere’ nin suyu ile Aptalpinar’ in suyu ile sulanmaktadir. Köydeki 7-8 tane degirmenler, çok küçük olup su ile dönmektedirler.
    Köyün arazisinin %65’ i otlak olarak kullanilmaktadir. Ekilmeyen arazi dag yamaçlari ile meralardir. Ki bunlar da otlak olarak kullanilmaktadir.
   Köyde ekim isi, ekim ayinda yapilir. Yilin bereketli yagmurlari ekim ve kasim aylarinda yagar. Yilin üç-bes ayi devamli yagmurlu ve karli geçer. Yagmurlar kasim ayinda baslar, nisan sonuna kadar devam eder. Aralik, ocak ve subat aylari karli ve donlu geçer. Yillik isi ortalamasi yazin +16 derece, kisin -1 ile +2 dereceleri arasinda degisir. Dolu ile don ilkbaharda çogu defa zarara sebep olur. Afyon yagi almada da yagmurlarin zarari olur.

    KÖYÜN NÜFUS DURUMU : Bagli oldugu merkez ilçesinin 97, ilin ise 363 köyü vardir. Köyde oturan 86 ailede 720 nüfus barinmaktadir. Bunun 367’ si erkek, 353’ ü kadindir. Simdiye kadar köyden disariya 85 aile gitmis olup; sebebi de memur, sanatkâr ve isçi olarak vazife mahallinde kalma mecburiyetidir.
    Yazin köyde nüfus artar. Sebebi de disarida olan ögrencilerin gelmesi ve göçmüs ailelerin köyü ziyaret etmeleridir. Son iki nüfus sayimi arasinda fark ise 87’dir. Sebebi de normal nüfus artisidir. Köyün en yasli insani 98 yasinda ki bir kadindir. Yilda ortalama yedi-sekiz kisi ölür; onbir-oniki kisi dogar. Yalniz doganlarin iki-üç tanesi bir yasina varmadan ölür.

    TASIT VE HABERLESME : Köyün bir tek kamyonu vardir. Pazartesi ve Cuma günleri Amasya’ ya sefer yaparak yolcu ve yük götürüp getirir. Köy 38 Km.lik stabilize kaplamali yol ile il merkezi Amasya’ ya baglidir. Ayrica Tokat Ilinin Zile ilçesine de ayni kalitedeki yol ile baglidir. Fakat Amasya yolu kadar islek degildir. Köye çevre köylerden ziyaret ve ticaret maksadiyla bir çok kimse gelip gider.
     Köyde 46 tane radyo vardir. Telefon yoktur. Haberlesme; radyo, bekçi ve postaci araciligiyla olur. Mektuplar postaci ile gelir. En çok okunan nesir vasitalari; Adalet, Babialide Sabah, Ilah-i Isik, son Havadis ve Tercüman Gazeteleri ile Hakses ve Oku dergileridir.

    EKONOMIK ve SOYAL ILISKILER : Köylü disariya en çok bugday, seker pancari, nohut ve afyon yagi satar. Pancar ile afyon yagi devlete, bugday ile nohut serbest piyasaya satilir.
    Köyde her yil pancar ekimine ayrilan saha 160 ile 205 dönüm arasinda degisir. Yillik pancar üretimi de 960 ton ile 1230 ton arasinda degisir.
    Her yil bugdaya 1500 dönüm saha ayrilir ve 300-350 ton mahsul alinir. Bunun 200 tonu satilir. Geri kalani yenir. Nohut ise 180-220 ton arasinda üretilir ve hemen hemen hepsi satilir. Köyde 35-40 kilo arasinda afyon yagi elde edilir ve devlete satilir.
    Diger ürünler az miktarda yetistirilir ve Amasya pazarinda satilir. Köyde 67 dönüm üzüm bagi vardir. Fakat bu alan ölçme sihhatli degil veya sonradan artma olmustur ki bugünkü baglar en az 120 dönüm vardir. Köyde herkes kendine yetecek kadar sebze ve meyvesini yetistirir. Rakimi Amasya’dan 723 yüksek olmasina ragmen ancak sekiz gün geç mahsul yetistirir. Sebebi de etrafindaki ormanlarla kapli daglarin kuytusunda kalmasidir.
    Köyde kooperatif yoktur. Mahsul, komisyoncu araciligi ile satilir komisyoncu yüzde iki kar alir.
    Köylülerin diger köylerle iliskisi, birinci derecede dügün ile hisim akraba ziyaretleri, ikincisi ticaridir.

    KÖYÜN KÜLTÜR DURUMU : Köyde evlerin hepsi kiremit örtülü ve iki katlidir. Alt kat ahir, üst kati ev olarak kullanilmaktadir. Her evde bir misafir odasi ve misafir odasinin özel avlusu vardir. Misafir odalari yapilip donanirken misafirlerin her türlü ihtiyacini karsilayacak sekilde tanzim edilmistir.
    Süs esyasi olarak oldukça nadide halilar, el islemeleri, porselen kül tabaklari, Arabistan’ dan getirilen haci taslari, çay tepsileri ve takimlari, saksilar, çesitli resimler ve Arapça yazili levhalardir. Hemen hemen her evde Batum’ dan getirilen halilar ile tunç semaverler bulunur. Bunlar antika degerinde olup süs esyasi olarak ta kullanilmaktadir. Antikacilar köye gelip bunlari satin almaktadirlar. Hatta iki metre boyundaki bir haliya otuz bin lira verdikleri, fakat mal sahibinin vermedigi olmustur.
    Yapi ustalari köy içinden yetisir. Su durumda köyde 6 tane yapi ustasi mevcuttur.
    Köyde hemen hemen herkes güzün bir büyük bas hayvan keser. Bundan kis için kavurma, pastirma ve sucuk yaparlar. Yaz ve sonbaharda sebze ve meyve bol miktarda yenir. Kis için çesitli tursu ve salamuralar hazirlanir. Bir de bu köy de misir ekmegi yapilir ve bolca yenir. Bu ekmege çadi denir. Ayrica bu köyün firin ekmegi çevrede müstesna bir degere sahiptir.
    Hayvanlara da saman, ot, mese yapragi, pancar yapragi ve az miktarda da pancar küspesi yedirilir.
    Giyim hususunda sehirden hiçbir farki yok gibidir (mini etek müstesna). Is zamani kadinlar baslarina beyaz tülbent örtünürler.
    Köyün yüzölçümü 24 km2, tarima elverisli arazi 2300 dönüm civarindadir. Bir aile 50 dönüm arazi ile köyde orta halli geçinebiliyor. En çok topragi olan aile iki tanedir. Birinin 200, digerinin 350 dönüm arazisi vardir. En az topragi olan ailelerin sayisi ise yedidir. Köyde topragi olmayan aile bir tanedir. Bir de baska köyden gelip köyde kalaycilik yapan vardir.
    Tarim çalismalarinda çocuklar hashas otu ayiklamayi; kadinlar çapa yapmayi, pancar yapragi kesmeyi, hashas yagi almayi ve ev islerini; erkekler de diger agir isleri yürütürler.
    Köyde 4 traktör, 1 traktörle çalisan döver makine, 12 tinaz makine ve her evde de birer ikiser pulluk ile karasaban vardir.
    Köyde 486 sigir; 193 manda; 165 öküz; 237 iki yasina degmemis dana, malak ve tosun olmak üzere toplam olarak 981 büyük bas hayvan vardir.
    Yine 328 keçi ve 236 koyun olmak üzere 564 küçük bas hayvan vardir.
    Küçük bas hayvan yalniz bes ailede olup digerlerinde yoktur. Büyük bas hayvanlar ise her ailede mevcut olup sayilari da birbirlerine yakindir.
    Köyde 48 çift at, 86 tane de esek vardir.
    Kalaycilikla geçinen aile hariç, herkes geçimini topraktan temin eder. Köyde üç aileye aga denir. Köyün nüfuzlu kisileri olup; nüfuzlari zenginlikten ileri geliyor. Gerek paradan olsun, gerek arazi ve diger maddiyattan olsun yüzbin lirasi olana zengin denir. Aile reisinin ölümünde mal ve mülk; mirasçilarin ölen kisiye olan yakinliklari nisbeti esasina göre bölüsülür.
    Köyde iki kisi iki karilidir. Birinin sebebi, birinci karidan çocuk olmayisi, ikincisinin sebebi ise meçhuldür. Eger evde erkek evlat yok ise iç güveyi alinir (getirilir). Simdiye kadar kiz kaçirma olayi vuku bulmamistir. Dogan çocugun erkek ve kiz olusunda etkisi müsavidir.
    Erkek çocuklari herkes okutmak ve meslek sahibi yapmak ister. Hattâ; herkes çocugunu çesitli meslek okullarinda okuttugu için askere gidecek genç bulunamiyor. Buna karsilik ilkokuldan sonra bir tane kiz okumuyor. Buna sebep de mutaasip olmalaridir. Zaten okuyan ögrencilerin %80’ i imam hatip okulunda okuyorlar. Diger mesleki okullarda okuyanlar tesadüfî olarak girmis veya girmeye mecbur olmuslardir.
    Köyde bir nisan bes bin, bir dügün ise yirmi bin lira ile olur. Baslik alinir, fakat fazlasiyla birlikte kiza çeyiz olarak katilir. Dügünde bir eve lâzim olan bütün esyalar yeniden alinarak yeni bir yuva donatilir. En az yirmi takim elbise yapilir. Dügünde herkes maddî ve akrabalik durumuna göre geline altin, besibirlik, bilezik ve saat gibi hediyeler verirler. Evlenme yasi kadinlarda 20, erkeklerde 24’ tür. Son birkaç yilda da evlenince babadan ayrilma görenek halini almaya basladi.

     EGITIM DURUMU : Köyde ilkokul 1930 yilinda açilmis olup iki asil ögretmenle bugünkü modern binada egitim ve ögretime devam etmektedir. Su anda 29 kiz, 48 erkek olmak üzere 77 ögrenci mevcuttur. Simdiye kadar 120 ögrenci diploma alarak mezun olmustur.
    Simdiye kadar köyden; Bir banka müfettisi, dört imam hatip okul ögretmeni, alti ilkokul ögretmeni, iki astsubay, üç tekniker, bir polis, iki imam hatip çikisli vaiz yetismistir.
    Su anda köyde ne kadar genç varsa hepsi de orta ve yüksek dereceli okullarda okumaktadirlar.
    Köyde yetisen büyükler: Yunus Samur (Amasya Egitim Araç.Bask.) ile Mehmet Yildirim (Merzifon Imam Hat.Ok.eski Müd.)
    Okulun su tesisati var fakat suyu getirilmemis oldugundan helalar kullanilamiyor. Bahçe ihata duvarinda 60 metrelik yer yapilmayip açik kalmistir. Diger kisimlardan da taslar alinip kayboldugundan hayvanlar bahçeye girmektedirler. Okul üç derslikli, wc depolu ve bir lojmanli beton binadir.
    Su anda okulda bir çok araç ve malzemeye ihtiyaç vardir. Devamsiz ögrenci yoktur. Yetiskinler egitim faaliyeti yoktur.
    Bu güne kadar sair, nükteci ve halk sairi yetismemistir.

    DIN VE INANÇLAR : Köyde güzel bir cami ve mescit mevcut olup, mahalle mektebi yazin faaliyetini yürütmektedir.
    Köy halki Islamligin sartlarindan yalniz ibadetle ilgili bölümünü yerine getirmekte, tutum ve davranis kismini ihmal etmektedir.
    Tarikatçilik yoktur.
    Dini günler ve bayramlar, törenler oldukça renkli ve ihtimamli bir sekilde kutlanir.
    Köyden on alti kisi hacca gitmistir.
    Muskaya inananlar çok az bir yekun tutar.
    Kursun dökme, üfürükçülük ve kocakari ilaçlarina inananlar hemen hemen yok gibidir.
    Köyde hemen hemen herkes bes vakit namazin camide kilar. Halk Islam dininin Hanefi mezhebindendir.

    KÖY YÖNETIMI VE SIYASET : Köy ihtiyar heyeti, 2 haziran 1968 seçiminde tesekkül etmistir. Bir muhtar, dört asil ve iki yedek üyeden meydana gelmistir. Muhtar köyün nüfuslu ve ailesindendir. Diger üyelerin iktisadi durumu normaldir.
    Muhtarin ayligi 125, Bekçinin 100 Imamin 271 liradir.
    Köy kanununda tespit edilen islerin ancak % 45 i yapilabiliyor.
    Bundan bir yil önce köyde panayir kuruldu. Fakat bu köy bütçesine pahaliya mal oldugu için vazgeçildi.
Köy bütçesi 1250 liradir. Yalniz bütçe kiyafet etmediginden yanina degisik miktarlarda ek bütçe konuyor.

    KÖY SAGLIGI : Köyde halkin temizlik anlayisi normaldir. Yalniz gübreliklerin açikta olmasi karasineklerin sebep olmaktadir.
    Halkin yüzde otuzu hastaligin mikroptan geldigine inanirlar. Hemen hemen herkes tibba ve doktora karsi güven duygusu besler.
    Köy, genel olarak yayla iklimi etkisinde kaldigi için insanlari nisbeten gürbüz oluyorlar.
    Köyde bulasici hastalik yoktur. Herkes asi için can atar.

    EGLENCELER: : Köyde bos zamanlar, müspet ve olumlu bir is ile degerlendirilmeyip, caminin önündeki meydanda birde Ismail Uludag’in dükkaninda oturmakla geçirilir. Bir de dokuz tas düz oynanir.
    Yalniz kadinlar kisin misir koçani kabugundan hasir dokur ve kilimlerin altina sererler. Genç kizlar kisin kendi aralarinda toplanip çay misir ve nohutlu eglenceler tertip ederler.
    Köyde özel olarak söylenen, bilinen türkü, mani ve kosma yoktur. Herkes piyasadaki eglence ile ilgilenir.
    Otuz bes yasindan yukari olanlar bos zamanlarini sohbet ve ibadetle geçirirler. Kisin odalarda toplanip çay ziyafeti ve sohbetle vakit geçirirler.
    Köyde kahve yoktur.
       
Incelemeyi Yapanlar
1 Temmuz 1969

Ismet Gökçegöz
Akyazi Ilkokulu Ögretmeni
(Imza)                      


Lütfü Demir
Akyazi Ilkokulu Müdürü
(Imza)


Görüldü. 07.07.1969
Ilkögretim Müfettisi
Abdulkadir Basaran
(Imza)




NOT: Bu Akyazi Köyü Inceleme Raporunun aslina ana sayfadan ulasabilirsiniz.
Sayfa Başı Göster selamikaranfil's Profil Bu kullanıcının diğer mesajlarını araştır selamikaranfil
 

  Cevap YazYeni Konu
Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

Foruma Git
Bu işlemi yapamazsınız: Yeni konu gönderme
Bu işlemi yapamazsınız: Konulara cevap yazma
Bu işlemi yapamazsınız: Mesajlarınızı silme
Bu işlemi yapamazsınız: Mesajlarınızı düzenleme
Bu işlemi yapamazsınız: Anket oluşturma
Bu işlemi yapamazsınız: Oy kullanma

Powered by Web Wiz Forums version 7.9
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide

Sayfa yükleme süresi: 0.0781 saniye.